Beyin Tümörü

Beyin Tümörü Nedir?

En basit anlatımıyla beyin tümörü, beyindeki anormal hücrelerin çoğalımıdır. Hücreler insanda en basit yapısal ve işlevsel birimlerdir. Sağlıklı bir bireyde, yeni hücreler sadece yaşlı veya hasar görmüş hücrelerle yer değiştirmek üzere yapılırlar. Ancak bu yeni hücreler gereksinim olmadan yapıldıklarında, beyinde kitle oluştururlar. Biz de buna beyin tümörü diyoruz.

Beyinde yer alan tümörler, beyine bası yapabilirler veya beyin dokusu içinde yayılım gösterebilirler. Santral sinir sisteminde beyin-omurilik sıvısı akışkanlığını bozabilirler veya akımı tamamen durdurup kafa içi basıncında artışa neden olabilirler. Beyin tümörleri birincil beyin tümörleri veya ikincil (metastatik) beyin tümörleri olarak ikiye ayrılırlar.

Birincil Beyin Tümörü Ne Demektir?

Beyin tümörü, beyin dokusunun anormal büyümesi ile oluşmaktadır. Eğer tümör, beyinden köken aldıysa primer (birincil) beyin tümörü olarak adlandırılmaktadır. Birincil beyin tümörleri de benign (iyi huylu) ve malign (kötü huylu) olarak sınıflanırlar.

  • Benign (iyi huylu) Beyin Tümörleri

İyi huylu beyin tümörleri kanseröz değildir. Yavaş büyürler, çoğunlukla belirgin sınırları vardır. Nadiren yayılım gösterirler. İyi huylu tümörler de tehlikeli olabilirler. Beyinin kritik işlev gören bölümlerine bası yapabilir veya o bölgeleri hasarlayabilirler. Bazen de iyi huylu beyin tümörleri, ulaşılması çok zor olan veya o bölgede cerrahi yapıldığı zaman komplikasyon oranları yüksek bölgelerde bulunup yaşamsal tehdit oluşturabilirler. Hasarlanma yaptıkları bölgelerde ciddi işlev kaybına da neden olurlar. İyi huylu beyin tümörleri genellikle cerrahi tedavi ile çıkarılırlar. Nüks olasılıkları daha azdır. Çok nadiren iyi huylu beyin tümörleri, malign (kötü huylu) beyin tümörlerine dönüşüm gösterirler.

  • Malign (kötü huylu) Beyin Tümörleri

Kötü huylu beyin tümörleri kanserözdür. Yani tümör dokusu içinde kanser hücreleri vardır. Tipik olarak hızlı büyürler. Sağlıklı çevre beyin dokusuna yayılırlar. Bu tümörler ciddi yaşamsal tehlike oluştururlar. Çok nadiren omuriliğe yayılım gösterirler.

  • En Sık Görülen Birincil Beyin Tümörleri Hangileridir?

120’den fazla birincil beyin tümörü vardır. Bu tümörler beyinden köken aldıkları hücrelerin isimleriyle anılırlar. Gliomalar en sık görülen birincil beyin tümörleridir. Glioblastoma, ependimoma, oligodendroglioma ve beyin sapı glioma gibi alt tipleri vardır. Glia hücrelerinden kaynaklanan gliomlar hariç diğer sık görülen beyin tümörleri; meningioma, hipofiz tümörleri, medulloblastoma, akustik nörinoma, germ hücresi tümörü, pineal bölge tümörü, kraniofaringiomadır

  • Metastatik Beyin Tümörü Nedir?

Metastatik beyin tümörleri ikincil beyin tümörleri olarak da anılırlar. Bedendeki herhangi bir yerde yerleşik kanser, daha sonra beyin veya metastaza uygun bir başka organa yayılabilir. İkincil yani metastatik beyin tümörleri, diğer primer beyin tümörlerinden 4 kat daha fazla görülürler.

  • En Sık Metastatik (ikincil) Beyin Tümörleri Hangileridir?

Beyine en çok yayılım gösteren kanserler şunlardır:

  1. Meme kanseri
  2. Kolon kanseri
  3. Böbrek kanseri
  4. Akciğer kanseri
  5. Deri kanseri (melanoma)

Metastatik beyin tümörleri kan yoluyla yayılım gösterir. Bu tümörler her zaman kötü huylu tümörlerdir. Tümörün birincil kanseröz dokudan kan yoluyla yayılımı sonucu, beyin yarı kürelerinde veya serebellumda yerleşim görülür. Kanser ayrıca omurgaya da yayılım gösterebilir. Omurgaya yayılanlara da metastatik omurga tümörleri denir. Metastatik beyin tümörleri hızla büyür ve yakınındaki beyin dokusunu hasara uğratır. Bazı hastalarda beyinde birden fazla alanda metastatik odak saptanabilir. Bazı metastatik beyin tümörleri başka organda yerleşik birincil kanserin saptanmasından yıllar sonra beyine metastaz yaparlar. Ancak çoğu beyin metastazının, birincil tümörün saptanmasından önce beyin dokusuna yerleştiği görülür. Bazı hastalarda da, beyin de metastaz saptandığı halde başka organda yerleşik birincil tümör bulunamaz.

  • Metastatik beyin veya omurga tümörleri için tedavi yolları şunlardır:
  1. Cerrahi ve/veya radyocerrahi
  2. Radyoterapi
  3. Kemoterapi
  • Metastatik Beyin Tümörünün Nedeni Nedir?

Metastatik beyin tümörleri, bedenin herhangi bir yerindeki kanser hücrelerinin kan yoluyla yayılımı sonucu görülür. Herhangi bir organında kanser bulunan hastaların yaklaşık 1/3’inde bir veya daha fazla metastatik beyin tümörü vardır. Metastatik beyin tümörü riski 45-65 yaş aralığında artar, 65 yaş sonrası ise en yüksek olasılığa ulaşır.

  • Çocuk Beyin Tümörleri Erişkinlerden Neden Farklıdır?

Çocuklarda beyin tümörleri farklı hücre gruplarından ve erişkine göre beynin daha farklı bölgelerinden gelişirler. Çocukluk beyin tümörleri erişkinlere göre daha erken tanınabilirler. Bunun nedeni belirti ve bulguların çocuklarda daha belirgin olması ve ebeveynlerinin yakın-özenli takibidir. Belirti ve bulgular hafıza, öğrenme, duyma, görme, koku alma veya duygulanım ile ilgili olabilir.

Çocuklardaki beyin tümörlerinde;

Aynı tip tümör erişkine göre daha farklı semptomlar verir.

Erişkine göre tedavi farklılık gösterebilir.

Çocuklarda düşük evreli malign (kötü huylu) tümörün, yüksek evreli hale dönüşümü daha seyrektir.

Yaşamda kalma şansı erişkinlere göre daha fazladır.

Beyin tümörleri çocukta ikinci en sık görülen kanser türüdür. Beyin tümörleri tüm çocuk kanserlerinin %21’ini oluşturur. Her yaş çocukta beyin tümörü görülebiliyor olmasına rağmen, 7 yaş altı daha riskli dönemdir. Omurilikte yer alan tümörler de çocukluk çağında görülebilir. Ancak bunların görülme oranı beyin tümörlerinden daha azdır.

  • Çocukluk Çağında En Sık Görülen Beyin Tümörü Tipleri Nelerdir?

En sık görülen tümör gliomlardır. Köken aldıkları hücreye göre, yere göre farklı adlarla sınıflanırlar. Örneğin yere göre adlandırmaya örnek: Beyin sapı gliomu, köken aldığı hücreye örnek vermek gerekirse, primitif nöroektodermal tümörlerden söz edilebilir. Bu tümörler beyincikte yer aldıklarında medulloblastom olarak adlandırılırlar ve hızla büyüyerek beyin omurilik sıvısı akışını engelleyerek kafa içinde basınç artışına neden olurlar. Medulloblastom beyinin diğer kısımlarına ve omuriliğe yayılabilir.

  • Beyin Tümörüne Yol Açan Nedenler Nelerdir?

Beyin tümörüne yol açan nedenler konusunda bir çok çalışma yapılmaktadır. Kesin suçlanacak neden, henüz yok denecek kadar azdır. Ancak bazı etkenlerin beyin tümörü gelişmiş hastalarda daha sık rol aldığı bilinmektedir. Bu etkenler erkek cinsiyet, beyaz ırk, 65 yaş üstü olarak sıralanabilir. Radyasyona maruz kalmanın, radyasyon tedavisinin beyin tümörü riskini artırdığı bilinmektedir. Bazı beyin tümörleri de ailesel aktarım gösterirler. Plastik ve tekstil sanayi de kullanılan bazı hammaddeler de risk faktörü olarak belirlenmiştir.

Beyin Tümörlerinin Belirtileri Nelerdir?

Beyinin farklı bölümleri, farklı işlevleri kontrol eder. Dolayısıyla belirti ve bulgularda farklılık gösterir. Tümör boyutu, yerleşim yeri ve boyutundaki genişleme hızı, belirti ve bulguların ortaya çıkışında en önemli etkenlerdir. Genelde ortaya çıkan belirti ve bulgular (bu bulguların bir veya bir kaçı birarada bulunabilir);

  • Baş ağrısı
  • Nöbetler ve konvulzyonlar
  • Düşünme, konuşma ve kelime bulmada güçlük ve/veya yavaşlama
  • Kişilik ve davranış değişiklikleri
  • Bedenin bir kısmı veya bir yarısında kuvvetsizlik
  • Denge kaybı, baş dönmesi, sersemlik
  • Duyma kaybı
  • Görme bozuklukları
  • Konfüzyon ve oryantasyon bozukluğu
  • Hafıza kaybı

Beyin Tümörü Tanısı Nasıl Konur?

Tanı koymak için genellikle kullanılan yöntemler şunlardır:

Öykü – Sizin hasta olarak şikayet ve bulgularınızın ayrıntılarını ayrıca bunların gelişim sürecini anlatmanız istenir.

Nörolojik muayene

Radyolojik inceleme

Biopsi

  • Nörolojik Muayene Nasıl Yapılır?

Muayene için beyin cerrahına gittiğinizde öncelikli olarak size ve/veya yakınlarınıza şikayetinizin veya şikayetlerinizin ne olduğu sorulur. Sonrasında bu şikayetlerin ne kadar zamandır olduğunu, süreğenliğini ve diğer detayları sorgulanır. Daha sonra ayrıntılı bir fizik muayene yapılacaktır. Nörolojik muayenede görme, duyma, kuvvet, duyu, denge, koordinasyon, refleksler, düşünme yeteneği ve hafıza, hatırlama işlevleri değerlendirmeye alınır. Bu değerlendirme sonucunda eğer radyolojik inceleme gerekirse size hangi incelemelerin yapılacağı ve gerekçelerini anlatılır.

  • Radyolojik İnceleme Teknikleri Nelerdir?

Anjiogram: Anjiogram bir tür X ışını ile inceleme yöntemidir. Bu inceleme ile beyin atar damarları ve toplardamarları gösterilir. Size kontrast madde enjeksiyonu yapılır ve sonrasında da beyinin damarlanması görüntülenir. Böylece damarlanma yapısındaki anormallikler (anevrizma-beyinde baloncuk, arteriovenöz malformasyon-damar yumağı gibi) saptanmış olur.

Bilgisayarlı Beyin Tomografisi: Bilgisayarlı beyin tomografisinde de X ışını yardımıyla inceleme yapılır. İncelemede beyinin 3 boyutlu görüntülemesi, X ışını farklı açılarda kullanılarak elde edilir. Bu görüntüler özel bir yazılım aracılığı ile bilgisayarda görüntüye dönüştürülür ve beyindeki anormallikler veya tümör saptanır. Bilgisayarlı beyin tomografisi özellikle kemik dokuya komşuluğu olan veya kemik dokuda hasar yaratmış beyin tümörlerinin tanısında oldukça yararlıdır. Bu tanı aracı ile ayrıca doku hasarlanması, kanama, kemik-doku kalsifikasyonları da saptanabilir. Bilgisayarlı beyin tomografisi günlük klinik kullanımda, daha çok acil durumlarda ilk tercih tanı aracı olarak kullanılmaktadır.

Magnetik Rezonans Görüntüleme: Beyin dokusunu en iyi görüntüleyen tanı yöntemlerinden biridir. Bu tanı yönteminde X ışını yerine manyetik dalgalar ve radyo dalgaları kullanılmaktadır. Bilgisayarlı beyin tomografisine göre beyin dokusunu çok daha iyi görüntüleyen bir tanı yöntemidir. Son yıllarda beyin ve sinir cerrahlarının vazgeçilmez tanı araçlarından biri olmuştur. Manyetik rezonans görüntüleme ile beyin dokusunun yan dikey, ön dikey ve yatay kesitsel görüntülerinin alınması ve tümoral oluşum ile çevre dokuların ilişkisinin görüntülenmesi mümkündür. Bazı olgularda hastalara kontrast madde verilerek ek görüntüleme yapılması gerekebilir.

Manyetik Rezonans Spektroskopi: Bu tanı yöntemi de manyetik rezonans görüntüleme yönteminin bir parçasıdır. Manyetik rezonans görüntüleme ile çok benzer yönleri vardır. Özel bir yazılım aracılığı ile beyinde belirlenen bir bölgeye ait biyokimyasal değişiklikler saptanabilmektedir. Manyetik rezonans görüntüleme ile enfeksiyon, inme, Alzheimer Hastalığı, multipl skleroz, radyasyon sonrası skar oluşumu ve tümör tanılarına yardımcı bilgiler elde etmek mümkündür.

Difüzyon Tensor Görüntüleme: Bu görüntüleme yönteminde beyinin beyaz cevher yollarındaki su akımı ölçümü yapılır. Burada beyinin o andaki yapısal durumuna ait görüntüsü saptanır. Daha sonraki dönemlerde bu görüntü ile yeni görüntüler arasında karşılaştırma yapma olanağı sağlanmış olur. Bu görüntüleme tekniğinin önemi, tümör ve beyaz cevher yapı ilişkisini göstermesi ve ameliyatta cerrahın olabildiğince bu yolların hasarlanmasını önlemesine katkıda bulunmaktır.

Fonksiyonel Manyetik Rezonans Görüntüleme: Fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme ile beyinin özel işlev gören alanlarının saptanması sağlanır. Örneğin konuşma merkezi, bedenimizde motor hareketleri sağlayan bölgelerin görüntülenmesi gibi. Bu tekniğin işleyişi standart manyetik rezonans görüntüleme gibidir. Ancak kan damarlarındaki oksijen miktarının ölçümünü ve bunlardaki küçük değişimleri sağlayarak daha ileri bilgi düzeyi sağlar. Oksijen miktarındaki bu değişimler, organın hangi bölgelerinin işlevsel olduğunu gösterir. Örneğin konuşma merkezi ve ona yakın olan bir tümörün ilişkisinin detaylandırılması gerektiğinde; hasta çekim sırasında elindeki bir sayfadaki yazılanları okur, aynı sırada özel yazılımlar kullanılarak yapılan görüntülemede konuşma merkezi saptanır. Tümörün bu bölgeyle komşuluk ilişkisi belirlenir. Beyin ve sinir cerrahı da bu bölgeye yapacağı cerrahi müdahaleyi daha detaylı planlama şansına sahip olur.

Pozitron Emisyon Tomografi: Bu inceleme ile hücrelerdeki büyüme gibi değişimler saptanır. Hastalara çok düşük doz radyoaktif glukoz enjekte edilir. Tümörün evresine bağlı olarak, tümör çevre normal dokulara oranla bir miktar radyoaktif glukozu emer ve bu radyonükleer görüntüleme yazılımları ile tümör dokusu saptanır. Pozitron emisyon tomografi, tümörün hangi ciddiyette büyüdüğü hakkında kabaca bir fikir verir.

Biopsi (Doku Örneği Analizi): Biopsi, cerrahi sırasında örnek alınan tümör dokusunun patoloji uzmanlarınca değerlendirilmesi sonucu, beyin ve sinir cerrahına son derece önemli bilgiler veren bir tanı yöntemidir. Bu doku örneği cerrahi sırasında alınırsa, buna açık biopsi denir. Eğer tümör beyinin çok kritik işlevler yapan bir bölümünde ise veya buradan tümörün çıkarılması sırasında ciddi hasarlanma olasılığı varsa ya da hastada ameliyat sürecini tamamlayamayacak sağlık sorunları varsa, tanı amaçlı yapılabilecek bir diğer biopsi alma yöntemi de stereotaktik beyin biopsisidir. Bu yöntemde, hastaya özel bir başlık takılarak ve bilgisayar yardımı ile tümörün yeri 3 boyutlu yeri saptanır ve biopsi alınır. Alınan biopsi, patoloji uzmanınca değerlendirilir ve tanı konur. Beyin ve sinir cerrahı bu süreçten sonra hastalığın seyri hakkında daha net konuşabilir, ek tedavileri veya ikinci ameliyat gerekecekse planlayabilir. Bu nedenle patolojik tanı hem hasta yönünden hem beyin cerrahı yönünden hayati önem taşır.

Beyin Omurilik Sıvısı İncelemesi: Lokal anestezi altında bel bölgesinden iğne ile girilerek beyin omurilik sıvısı alınır. Bu alınan sıvıda biyokimyasal ve patolojik incelemeler yapılır. Hasta 1-3 saat dinlendirildikten sonra evine gönderilir.

Beyin Tümörü Tanısında Kullanılan Diğer Testler: Bazı kan ve idrar testleri bazı tip (örneğin hipofiz tümörü gibi) beyin tümörlerinde gereklidir. Bu testlerle hastaki hormon ve metabolitlerinin düzeyine bakılır ve alınan sonuçlar diğer radyolojik tanı yöntemlerinden alınan sonuçlarla beraber değerlendirilir.